A piece of cake – Çok kolay
Break the ice – Havayı yumuşatmak, insanları rahatlatmak
Hit the sack – Yatmak, uyumak
Call it a day – Artık yeter, işi bitirip dinlenmek
Cost an arm and a leg – Çok pahalıya mal olmak
Under the weather – Keyfi bozuk, hasta hissetmek
Bite the bullet – Katlanmak, zor bir duruma cesaretle göğüs germek
Burn the midnight oil – Gece geç saatlere kadar çalışmak
Go the extra mile – Fazladan çaba göstermek
In hot water – Başı belada, zor durumda olmak
Let the cat out of the bag – Bir sırrı ağzından kaçırmak
Once in a blue moon – Çok nadiren
On the ball – Çevik, işin başında ve dikkatli
Pull someone’s leg – Şaka yapmak, birini kandırmak
Show someone the ropes – Birine işin inceliklerini öğretmek
Speak of the devil – Ayinesi iştir kişinin, lafa bakar insan
Take it with a grain of salt – Şüpheyle yaklaşmak, tamamen ciddiye almamak
The ball is in your court – Top sende, karar vermek senin işin
Throw in the towel – Pes etmek
Up in the air – Belirsiz, karara bağlanmamış
Your guess is as good as mine – Ben de tam olarak bilmiyorum
Beat around the bush – Lafı dolandırmak
By the book – Kurallara göre, usulen
Drop the ball – Hata yapmak, sorumluluğu aksatmak
Get out of hand – Kontrolden çıkmak
In the nick of time – Tam zamanında, son anda
Keep your chin up – Moralini yüksek tutmak
Make ends meet – Geçimini sağlamak
On cloud nine – Çok mutlu olmak
Play it by ear – Anı yaşayarak, plana bağlı kalmadan hareket etmek
Put all your eggs in one basket – Tüm riskleri tek bir şeye yatırmak
Read between the lines – Satır aralarını okumak
Sleep on it – Bir gece uyuyup sonra karar vermek
Steal someone’s thunder – Başkasının fikrini çalıp övgüyü kapmak
Throw someone under the bus – Birini kendini kurtarmak için feda etmek
Twist someone’s arm – Birini ikna etmek, zorlamak
Walk a mile in someone’s shoes – Birini anlamak için onun yerinde olmak
Wear your heart on your sleeve – Duygularını açıkça göstermek
You hit the nail on the head – Tam üstüne bastın, tam da öyle
Back to the drawing board – Baştan başlamak, iş yeniden planlanacak
Bite off more than you can chew – Yapabileceğinden fazlasını üstlenmek
Get cold feet – Korkup geri çekilmek
Hold your horses – Acele etme, heyecanlanma
Keep your fingers crossed – Şans dilemek, umutlanmak
Let sleeping dogs lie – Uyandırılmaması gereken meseleyi açmamak
Miss the boat – Fırsatı kaçırmak
On thin ice – Tehlikeli, hassas bir durumda olmak
Punch above your weight – Kendi kapasitenin üstünde bir işe kalkışmak
Take the plunge – Cesaret edip kendini adım atmak
The last straw – Bardağı taşıran son damla
Hocam Teşekkür Ederiz
Rica Ederim